- giyin
- 1. get dressed 2. got dressed 3. dressing (v.) 4. dressed (v.) 5. dress (v.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
kabin — is., Fr. cabine 1) Küçük, özel bölme Telefon kabini. 2) Gemilerde, uçaklarda, uzay gemilerinde küçük bölme 3) Uçakta yolcuların oturduğu bölüm 4) Plajda soyunma yeri Sonra kabinini gösterdi Özer e. Hadi giyin, kabinimin kapısından gel al beni. N … Çağatay Osmanlı Sözlük
yün — is. 1) Koyun tüyü Bu şiltenin yünü az gelmiş. 2) sf. Bu tüyden yapılmış Rahat, yünden, yumuşak bir terlik giyin. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler madenî yün asbest yünü cam yünü koyunyünü … Çağatay Osmanlı Sözlük
takıp takıştırmak — özenerek süslenmek Kız, kalk giyin, tak takıştır, diyor. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük